Gelecek ; Hak eden ve hakkı yenmeyen GENÇLERİNDİR.
Cenab-ı hak bütün günahları dilerse affeder ama kul hakkını asla affetmez.
Kul hakkı sadece kişinin malını mülkünü haksız almak değildir. Canlıların bütün haklarını gayri meşru şekilde gasp etmek de kul hakkına girer.
Bu haklar genelde insanların canları, malları, ırz ve namusları, makam ve mevkileri, kişilik hakları olarak anlaşılmaktadır.
Her insanın diğer insanlar kadar yaşama, haberleşme, para kazanma, yükselme, meşru yollardan rızkını elde etme hakkı vardır.
İnsanlar her ne şekilde olursa olsun kendine ait olmayan bu hakları gayri meşru yollardan elde ediyorsa bu kul hakkına girmektedir.
Bu şekildeki kazançlar dinimizde haram olarak kabul edilmiştir.
Dinimizde kul hakkı büyük günahlardan sayılmıştır.
Kuran’ı Kerim’de :”aranızda birbirinizin mallarını haksız yere yemeyin” bakara 128.buyrulmaktadır.
İnsanların üzerindeki en büyük borç kul hakkıdır.
Yüce Resul’de kul hakkı üzerinde çok durmuştur.
Yine Yüce Peygamber: ”Nefsim yed’i kudretinde olan Allah’a yemin ederim ki, bir insan Allah yolunda üç defa şehit olsa bile üzerindeki kul hakkı yüzünden cennetteki makamına ulaşamaz” buyurmuştur.
Bilindiği gibi son yıllarda işe girişlerde, görevde yükselmelerde mülakat moda haline gelmiştir. Bizim ülkemizde herkes de bilmektedir ve yaşanan tecrübelerden de görülmüştür ki mülakat maalesef torpil ve adam kayırma olarak bilinmektedir.
Mülakatlar kurulan komisyonlarca yapılmaktadır. Komisyonlara liyakatsiz şekilde torpille atanan bazı bedbaht idarecilerce müdahale edilmekte ve kime ne not verileceğine dair listeler komisyonlara gönderilmektedir.
Rızıklarını kazanmak İçin yıllarca tahsil yapan, bin bir zorluklar ve maddi imkânsızlıklarla okuyan birçok gencimizin hakkı gasp edilmekte ve hayalleri yok edilmektedir. Sadece giden emekler mi? Aslında pırıl pırıl gençlerin hayatlar çalınmaktadır.
Komisyonlara ve mülakata Türk milletinin hiçbir güveni kalmamıştır. Zira torpilin kılıflanmış şekli olduğu herkes tarafından aşikârdır. Eskilerin tabiri ile siyasette dayın varsa o iş tamam. Kul hakkı hak getire
Gerek yazılı sınav sonuçlarını yok sayarak mülakatı Türkiye’de işe girişlerde adet haline getirenler, gerekse komisyonların oluşmasında sadece kendi adamlarını atayanlar, gerekse komisyonlarda olup emir eri olmuş, koltuklarını korumak İçin her türlü hak gaspı yapanlar kul hakkı yemektedir.
Sorsanız, en büyük günah onlara göre 'Kul hakkı yemek, iftira etmek ve yalan söylemektir.' Ve bir de insanları 'zayıf tarafından sıkıştırıp zora düşürmektir.'
Ahlâk imandan önceki aşamadır, imandan sonraki aşama değildir. Yalnızca doğru değil dosdoğru olmak lazımdır.
Buradan herhangi bir şekilde kul hakkı yiyenlere ve yenmesine vesile olanlara seslenmek istiyorum.
Yarın kıyamet gününde boynuzlu koyunun boynuzsuz koyundan hakkını alacağı, zerre miktarı hayrın ve şerrin tartılacağı, annenin kendini kurtarabilmek için çocuğundan kaçacağı o büyük günde, yediğiniz bu kul hakları karşınıza çıkacak ve sırat köprüsünden geçemeyeceksiniz.
Sizi size emir veren ağa babalarınız ve koltuklarınız da koruyamayacak.
Kişisel ihtiraslarla bireylerin ve toplumun geleceğine zarar vermek kul hakkını ihlal etmektir. Buna toplum, millet, insanlık olarak dikkat etmeliyiz. Bir diğeri en açık şekliyle emeğin gasp edilmesi kul hakkını ihlaldir. Hiç kimse kimsenin emeğini gasp etmeyecek. Kuranı Kerim’de bu konuya çeşitli ayetlerde dikkat çekilmekte ve özellikle insanın insanı sömürmesine yönelik vasıtaların ortadan kaldırılması için mücadele teşvik edilmektedir.
Emeğin gasp edilmesinin kul hakkı olduğunu, insanın insanı sömüremeyeceği, insanlığın yarısının açlıkla mücadele ettiğini söylüyor ve günümüz Türkiye’sinde, benim güzel memleketimde bunların hepsinin her gün yaşandığını, bunu yapanların başta devleti yöneten, yönetme iradesini elinde bulunduranlar olduğunu, hatta ve hatta kendi başkalığını yaptığı kurumun bile aynı günahları işlediğinin ya farkında değil ya da makamı gereği söylemesi gerekeni söylüyor ama icraatları sözleriyle uyumlu olmadığından bu davranışı çok da ahlaki gelmiyor bana.
Bu adı mülakat olan torpile kim dur derse benim nazarımda binlerce hatta on binlerce gencimizin yenmekte olan hakkını kurtarmış olur. İşte o zaman Gençlerimiz daha bir şevk ile okurlar; hakkı ile bir yerlere gelerek vatanına ve milletine hizmet edeceklerini bildikleri için.
Akşam üzeri bir KHK ile rektör ataması yapan sayın cumhurbaşkanım. Gelecek gençlerindir Bu atamaları yaparken on binlerce öğrenciden helallik almak adına bu düzene bir dur deme vakti çoktan geldi de geçiyor. Zira bu sistem devam ettikçe binlerce gencimizin okuma hevesleri başlamadan bitiyor, bizden sonraki nesil’e yön verecek beyinlerin geleceği çalınıyor ki çalınan aslında gençlik değil TÜRKİYEMİZİN geleceğidir.
KÖŞE YAZILARI
24 Aralık 2021 - 13:41
Gelecek ; Hak eden ve hakkını alabilen GENÇLERİNDİR.
Gelecek ; Hak eden ve hakkını alabilen GENÇLERİNDİR.
KÖŞE YAZILARI
24 Aralık 2021 - 13:41